ÖZET
Olası herhangi bir afet veya acil durumlarda kamuoyuna veya medyaya eksik ya da yanlış bilgi verilmesi halinde, tüm kesimlerce ağır eleştirilerin yapılmasına ve kamu idaresine duygulan saygının yanında güvenini sarsılmasına neden olmaktadır. Bu tür hataların devam etmesi halinde ilgili kurumlar ciddiye alınmamakta devlete duyulan güveni azalmaktadır.
Öte yandan olası afetlerde medyanın yönlendirici ve kamuoyunu harekete geçirici bir mekanizma olduğu göz önüne alındığında bu alanların iyi kullanılması halinde topluma faydalı olduğu birçok olayda yaşanmıştır. Herhangi bir afete devletin tüm kesimlerince ve zamanında yapılan müdahale ile ihtiyaç duyulan tüm hizmetlerin uyum içerişinde hızlı bir şekilde yerine getirilmesi durumunda medya bu çalışmalardan övgü ile bahsedip ve kamuoyunu bilgilendirmekte aksi durumda ise olumsuzlukları açıklamaktadırlar. Bunun yanında afetlerde afetzedelerin sorunların çözüm bulmak için birtakım faaliyetleri organize ederek, toplumu aydınlatma yanında kampanyalar düzenleyip zararların en az düzeyde atlatılması için yardımcı oldukları da görülmektedir.

GİRİŞ
Afetlerde medyanın önemi ve rolüne bakıldığında halk ile yöneticilerin krizle ilgili bilgi almasını sağlayan bir merkez olduğu, vazgeçilmez bir paydaş olarak kabul edilmesi ve buna göre profesyonelce iletişim sağlanması gereklidir. Herhangi bir olay olduğunda ilgili kamu kuruluşu afet hakkındaki bilgileri zamanında, doğru ve kolay anlaşılır ifadelerle verilmelidir. Eğer bilgi verilmeyişi veya yanlış bilgiler toplumda güvensizlik yaratıp, yersiz kuşkulara ve söylentilere yol açması yanında, verilen bilgilere güvenilse bile, insanların farklı kaynaklardan daha fazla bilgi edinme ihtiyacı duymaları doğal olduğu dikkate alınmalardır.
Medyayı, kendisine söylenenleri aynen tekrarlayan pasif bir haber iletici olarak nitelemek doğru değildir. Bu nedenle toplumla iletişim kuracak yetkililer, medyaya karşı dikkatli davranmalıdır. Kitlesel medyanın, afetin kontrol altına alınması ve etkilerinin azaltılması çalışmalarında yadsınamaz bir önemi vardır. Şunun da hatırlatmakta fayda vardır gazetecilerin birer haber yapımcısı ve yerine göre de yorumlayıcı oldukları unutulmamalıdır.
- BÖLÜM – BASIN TOPLANTISI VE BASIN SÖZCÜSÜ
1.1 Basın Toplantısı
Olası afetler sonrası yapılacak basın toplantılarının ayrı bir önemi vardır. Basın toplantısı; medya mensuplarının belirli bir mekâna davet edilerek, topluma bilgi vermek için açıklamalar yapılması ve sorulara cevap verilmesidir. Basının karşısına hazırlıklı çıkılmalı olayın önemine göre, üst düzey yönetici ve bazı görevliler de basın toplantılarına katılmalıdır. Basın toplantısı hazırlığında nitelikli personel görev yapmalıdır. Basın toplantısına katılacak medyanın ihtiyaçlarını karşılayacak gerekli donanım bulunması yanının da basın toplantılarının sık sık bıkkınlık verecek şekilde değil periyodik ve önceden belirlenen zamanlarda toplantılar olmalı, olayın niteliğine göre bazı durumlarda ise olay yerinde bilgilendirme yapılmalıdır.
Medyayı bilgilendirmede önemli bir konunun basın sözcüsü olduğu ve basın halkla ilişkiler birimi olduğu dikkate alınarak burada görev yapacak ilgililerin tespit edilip, ihtiyaç duyulacak eğitimler verilmelidir. Basın ve halkla ilişkiler birimi; bilgiyi toplamak, kontrol etmek ve dağıtmak medya elemanları ile çalışmak, iletişim kanallarını açık tutmak görevlerini yerine getirmeli, afet yöneticileri de basın sözcüsüne yardımcı olmalıdır.
Basın sözcüsü; afet yönetim merkezi veya ilgili kurum adına basın toplantılarında medya mensuplarıyla iletişim kurma görevini üstlenen kimsedir. Medyayı ve kamuoyunu açıklamalar yapılması ve aydınlatılması amacıyla, kurum içinden uygun nitelikli bir basın sözcüsü tayin edilmeli ve bu konularda eğitilmelidir.

Basın sözcüsü olay ve afetler konusunda bilgili ve hazırlıklı olmalıdır. Açıklamalar yapacağı zaman ise düzgün bir lisan ve sakin bir ses tonuyla konuşulmalı, izleyenlerle kısa süreli bire bir göz teması kurulmalı, sunum öncesi, mümkünse aynı mekânda bir prova yapılmalıdır.
Yapılacak açıklamada yer alan bilgileri destekleyen tablo, grafik, resim ve film gibi görsel unsurlara yeterince yer verilmeli, izleyenlerin konuya ilgisini kaybettirecek ayrıntılara girilmemelidir. Kendisine yönetilen sorular cevaplanmalı, sükûnet ve kontrol bozulmamalı, durumu kurtarma yanlışına düşülmemeli, daima dürüst olunmalıdır. Bu hususlar dikkate alındığında basın sözcüsü ile ekibinin profesyonel olması dikkat çekmektedir.
- BÖLÜM – MEDYAYLA İLİŞKİLER
2.1 Afet Öncesi
Afetin yönetiminde sorumlu olan koordinatör kuruluş ile görevli olan diğer kuruluş ve ilgililer afet öncesinde medya ile ilişkileri düzenlemeleri ve bu doğrultuda ihtiyaç duyulacak hazırlıkları yapmalıdır.
Kurum ve kişileri afet öncesi medya ile ilişkilere hazırlık demek; afet veya kriz durumunda medyada kimlerle ve nasıl iletişim kurulup açıklama yapılacağının önceden belirlenmesi ve uygulanmasıdır.
Bunun için Medya ile önceden diyalog kurulmalı, gerçek bir olayda haber verme imkanlarının doğru ve yararlı kullanımı için mutabakata varılmalıdır. Bunun yapılması ile medya, afetlerde etkin bir habercilik yapma konusunda bilgili ve hazırlıklı olabilir. Olası aksaklıklarda yöneticiler, medyayı suçlayan mazeretler üretmemeli ve dikkatleri üzerine çekmemelidir.
2.2. Medyayı afete hazırlamak
Kurumlar, afet yöneticileri ile çalışanlarını, basın sözcüsünü afet öncesi medyaya hazırladıktan sonra bu seferde medyayı afete hazırlamak gereklidir. Bunun anlamı da; afet ve acil durumlarda işbirliği amacıyla, medya ve resmi kurumlar arasında yürütülmesi gereken bilgilendirme çalışmasıdır. Bunları yaparken; her durumda, gazeteci ve habercilerle olan ilişkilerde saygılı, nazik ve diplomatik bir tavır içinde olunmalı, bilgi alışverişinde bulunurken iki rakip taraf gibi değil, afet karşısında aynı tarafın mensubu olarak davranılmalı, bilgiye en kısa sürede ulaşacak ve medyaya yenilenerek sürekli ilk bilgi akışını sağlayacak yetkili, etkin ve tarafsız çalışanlardan oluşan bir yönetim birimi kurulmalıdır.
Bunların yapılması halinde yanlış ve güvenilir olmayan bilgi akışı önlenecek böylece toplumun aldığı bilginin güvenilir olduğu kanaatine neden olacaktır. Şunu da unutmamak gerek; muhabirler özellikle bilgili, güvenilir ve erişilebilir bir muhatap arar. Muhabirler çabuk ve güvenilir bilgi yanında, muhabirler olay yerine ulaşmak ve eşit muamele görmek isterler. Son olarak; resmi kurum/kuruluşlar ile medya arasında önceden kurulmuş, sistematik bir koordinasyonla doğru ve güvenilir bilgilendirme sağlanmak suretiyle medyayı afete hazırlamış olurlar.
Afetlerde özellikle müdahale çalışmaları sırasında, koordinatör kurum, ilgili diğer kurumlar, afet çalışanları, medya ve toplum arasında iletişime birbirinden bağımsız değildir.
Bu gerçeği dikkate alınarak afet yönetiminde medya gerçeği hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalıdır. Medya olmayan bir olayı kriz haline dönüştürebileceği gibi olan krizin yatışmasını da sağladığına dikkat edilmelidir. Afet yöneticileri, afet yönetiminin istikrarlı davranış, güven oluşturma, sonuçları paylaşım ve motivasyon gerektirdiğini unutmamalıdır. Öte yandan afetlere müdahale çalınmalarında ve diğer aşamalarında toplumun güven ve desteği sağlanmalı, afet yönetiminde güvenin kilit kelime olduğu, güvenin ise şeffaflıktan geçtiği, geleceği satmak için güven esas olduğunun afet yöneticileri ile çalışanları tarafından bilinmelidir.
Son olarak; olası afetlerde en büyük engeller, yerleşik ve kapalı düşünceler, dar görüşler ve tartışılmaz varsayımlardır. Medyanın da afetin bir paydaşı olduğu kabul edilip, aykırı fikirlerin çelişki çıkarmasının önüne geçilmesi için önceden kamu-medyanın ortak akılla oluşturulup uygulanabilmesi için belirlenen usul ve esasların afetin her aşmasında görev alan yöneticilere, çalışanlara, medya ilgili kurumlara kısacası tüm kesimlerce bilinlenip, taraflarca paylaşılmalı ve benimsenmelidir.
2.3. Afet Yöneticisinin Medya İle İlişkileri
Basın sözcüsünün yanında afet yöneticileri de unutmamalardır. Basın sözcüsü kendi alanında bilgi ve tecrübesi ile medya ile ilişkileri göz önüne alındığında olası aksaklıkların önüne geçebilir. Ancak medyaya bir kez ‘açık veren’ afet yöneticisinin, işi çok zordur, Medya ile ilişkiler konusunda hazırlıksız bir afet yöneticisi, habercilerin sorularını korkutucu ve aşırı bulup kaçmaya gidebilir. Medya; yöneticilerin, acil durumun üstesinden gelip gelmediklerini, yaptıkları tespitlerle topluma yansıttıkları için yöneticilerin bu alanda kendilerini yetiştirmeleri ve hazır olmaları gerekmektedir.
SONUÇ:
Kurumlar; afet yönetiminde medyanın önemi ve rolünü dikkate alınarak afet öncesi medya ile ilişkileri düzenlenmesinin önemli bir adım olan iletişim/medya birimi kurmalıdır. Afet yöneticisi, basın sözcüsü ve afet çalışanlarına; afet yönetiminde basının önemi, basın toplantıları, basın sözcüsü ve ekibi, afet öncesi medya ile ilişkiler, medyayı afete hazırlamak, afet çalışanları ile medya ve toplum arasında iletişim ve son olarak basın ve halkla ilişkilerin görevleri konuları hakkında bilgi ve eğitimler verilmelidir. Bunları yapılması ile afet öncesi kurumun bu alanda hazır ve bilgili olması çalışanlar ile medya arasında iyi iletişim kurulmasına neden olacaktır.
